Tanju Özcan kesin ihraç talebiyle disipline sevk edildi
Cumhuriyet Halk Partisi’nden 1 yıl süreyle ihraç edilen ve cezası 10 gün önce biten Bolu Belediye Başkanı Tanju Özcan, bu kez kesin ihraç talebiyle disiplin cezasına çarptırıldı.
Özcan, son dönemde Kılıçdaroğlu ve parti yönetimi hakkında dikkat çekici açıklamalar yapıyor.
Seçim yenilgisinin ardından CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na istifa çağrısında bulunan Bolu Belediye Başkanı Tanju Özcan, CHP’nin 81 il başkanının ortak açıklamasına tepki gösterdi.
ÖZCAN’IN KILIÇDAROĞLU’YA TEPKİSİ
Özcan, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, Kılıçdaroğlu’na tepki gösterdiği mesajında şu ifadeleri kullandı:
“Canan Kaftancıoğlu’nun ataması olarak 55’i göreve gelen CHP İl Başkanlarının ortak açıklamasını okudum.
‘Kaz çevirin yanmasın’ gibi bir açıklama vardı. Neredeyse hiç suçu olmayan ve listeler için fikri bile sorulmayan örgütler; “Suç kısmen bizdedir” anlamına gelecek sözler söylendi.
Kabul etmiyorum!!! Bu seçim için kurumları suçlamak haksızlıktır. “KRAL ÇIPLAK”
Seçimi kaybeden Sayın Genel Başkan, günü değiştirerek kurtarmaya çalışmak yerine, kendi değişiminin önünü açacak kongrenin saatini bir an önce ilan etmelidir.”
CHP’Lİ 81 İLDEN ORTAK AÇIKLAMA
CHP’li 81 il başkanının ortak açıklamasında şu ifadelere yer verildi:
“Değişim çekici, sihirli bir kelimedir. Ama kalıcı değişimi, dönüşümü getirecek olan kişiler değil, fikirler ve unsurlardır.
CHP asırlık ulu bir çınardır, teşkilatları genel başkanından il başkanına kadar her kademedeki yöneticilerini seçen köklü bir partidir.
İl başkanları olarak değişimden yana mıyız? Kesinlikle. Ancak seçim sürecinde hepimizden çok çalıştığına bizzat şahit olduğumuz Genel Liderimizi itibarsızlaştıracak yaklaşımları tasvip etmediğimizin bilinmesini isteriz. Değişimle ilgili olarak, “Kuruluş bu konuda ne düşünüyor?” Partimizin tarihsel yolculuğunu Cumhuriyetimizin ikinci yüzyılına taşıyacak ekiplerin Cumhuriyet Halk Partisi içinde olduğunu ve davası için harekete geçmeye hazır olduğunu kimse sormasa da biliyoruz. Bu bakış açısıyla kişi merkezli değil, eleman ve program merkezli bir yaklaşımla yürüteceğimiz kongre sürecini fiilen başlatmış oluyoruz.”
